Yazar: admin

  • Nasr Sûresi neden ‘Tevvâb’ ismi ile bitiyor ve tesbîh et emrine kimler muhâtâbdır ve tesbîh ile kastedilen nedir?

    Nasr Sûresi neden ‘Tevvâb’ ismi ile bitiyor ve tesbîh et emrine kimler muhâtâbdır ve tesbîh ile kastedilen nedir?

    yazar:

    kategori:

    Nasr Sûresi اِذَا جَٓاءَ نَصْرُ اللّٰهِ وَالْفَتْحُۙ Meâlen: Allah’ın yardımı ve fetih geldiği zaman, وَرَاَيْتَ النَّاسَ يَدْخُلُونَ فِي دِينِ اللّٰهِ اَفْوَاجًاۙ Ve insanların dalga dalga / akın akın Allah’ın dinine girdiklerini gördüğün zaman, فَسَبِّحْ بِحَمْدِ رَبِّكَ وَاسْتَغْفِرْهُۜ اِنَّهُ كَانَ تَوَّابًا Artık Rabbini hamd ile tesbih et ve O’ndan bağışlanma dile. Şüphesiz O tevbeleri kabul edendir. Birinci suâl: Nasr sûresinin sonu neden ‘et-Tevvâb’ ile bitiyor. Allah, neden diğer isimlerini değil de, ‘et-Tevvâb’…

  • Gıybetini Yaptığımız Kişi Bundan Rahatsız Olmuyorsa, Başkalarına Anlatabilir miyiz?

    Gıybetini Yaptığımız Kişi Bundan Rahatsız Olmuyorsa, Başkalarına Anlatabilir miyiz?

    yazar:

    kategori:

    Gıybet mes’elesini icmâlen hatırlayalım: İnsânlar hakkında ya müsbet (olumlu) veya menfî (olumsuz) konuşmalar yapılır. Müsbet olan, o kişinin hakkında güzel konuşmak, güzel hasletlerini dile getirmektir ki, bunda bir beis (sakınca, zarâr) yok. Menfî olana gelince ise, burada iki husûs var. Birincisi: Gıyâbında konuşulan (orada hazır bulunmayan) kişinin kötü sıfatları ve amelleri bir başkasına anlatılırsa bu…

  • Eğer Tanrı her şeyi bilen ilim sıfatına sahipse, bizi test etmesine gerek yoktur zira kader onun sorumluluğu altındadır, kötülüğe uğrayan da uğratan da onun kader yazısında vardır. Bu durum tanrının mutlak iyi tanımıyla çelişmez mi?

    Eğer Tanrı her şeyi bilen ilim sıfatına sahipse, bizi test etmesine gerek yoktur zira kader onun sorumluluğu altındadır, kötülüğe uğrayan da uğratan da onun kader yazısında vardır. Bu durum tanrının mutlak iyi tanımıyla çelişmez mi?

    yazar:

    kategori:

    Eğer suâldeki iddiâ doğru olsaydı, Cehenneme girecek olan insânlar elbette i’tirâz edeceklerdi. Fakat Cehennem ehlinin i’tirâz edemeyeceğini gâyet iyi biliyoruz. Kadere de taalluk eden (ilgili olan) bu mes’eleyi adım adım bir temsîl üzerinden anlamaya çalışalım: Meselâ, yeni eğitim-öğretim yılı başladığında sınıflarda öğretmenler ile tanışma faslı olur. Bâzen öğretmenlerimiz içinde yaşı ileri, tecrûbesi çok fazla ve…

  • Muhammed Sûresi 4. Âyette, ‘boynunu vurmaktan’ bahsediyor. Deaş (işid) gibilerin yaptığı kafa kesmek, bu âyetle normalleştiriliyor!

    Muhammed Sûresi 4. Âyette, ‘boynunu vurmaktan’ bahsediyor. Deaş (işid) gibilerin yaptığı kafa kesmek, bu âyetle normalleştiriliyor!

    yazar:

    kategori:

    İddiâ edildiği gibi olup olmadığını anlamak için öncelikle İlgili âyeti kaydederek başlayalım; Muhammed Sûresi, 4.âyet: فَاِذَا لَقِيتُمُ الَّذِينَ كَفَرُوا فَضَرْبَ الرِّقَابِۜ حَتّٰٓى اِذَٓا اَثْخَنْتُمُوهُمْ فَشُدُّوا الْوَثَاقَۙ فَاِمَّا مَنًّا بَعْدُ وَاِمَّا فِدَٓاءً حَتّٰى تَضَعَ الْحَرْبُ اَوْزَارَهَاۚ ذٰلِكَۜ وَلَوْ يَشَٓاءُ اللّٰهُ لَانْتَصَرَ مِنْهُمْۙ وَلٰكِنْ لِيَبْلُوَ۬ا بَعْضَكُمْ بِبَعْضٍۜ وَالَّذِينَ قُتِلُوا فِي سَبِيلِ اللّٰهِ فَلَنْ يُضِلَّ اَعْمَالَهُمْ Meâlen (Diyânet): “(Savaşta) inkâr edenlerle karşılaştığınız zaman boyunlarını vurun. Nihayet onları çökertip etkisiz hâle getirdiğinizde bağı sıkı bağlayın (sağ kalanlarını esir alın). Artık bundan sonra (esirleri) ya karşılıksız ya da fidye karşılığı salıverin. Savaş sona…

  • İslâmda zorlama yoktur ancak Tevbe Sûresi, 5. Ayet’de, esir olanlar eğer iman ederlerse  serbest bırakılıyor, bu da bir zorlama degil midir?

    İslâmda zorlama yoktur ancak Tevbe Sûresi, 5. Ayet’de, esir olanlar eğer iman ederlerse  serbest bırakılıyor, bu da bir zorlama degil midir?

    yazar:

    kategori:

    Tevbe Sûresi, 5.âyeti kaydederek başlayalım: فَاِذَا انْسَلَخَ الْاَشْهُرُ الْحُرُمُ فَاقْتُلُوا الْمُشْرِكِينَ حَيْثُ  وَجَدْتُمُوهُمْ وَخُذُوهُمْ وَاحْصُرُوهُمْ وَاقْعُدُوا لَهُمْ كُلَّ مَرْصَدٍۚ فَاِنْ تَابُوا وَاَقَامُوا الصَّلٰوةَ وَاٰتَوُا الزَّكٰوةَ فَخَلُّوا سَبِيلَهُمْۜ اِنَّ اللّٰهَ غَفُورٌ رَحِيمٌ Meâlen: “(Dokunulması) haram olan o aylar çıkdığı zaman artık o müşrikleri, onları nerede bulursanız, öldürün, onları (esîr olarak) yakalayın, onları habsedin, onların bütün geçid yerlerini tutun. Eğer tevbe ederler, namaz kılarlar, zekât verirlerse kendilerini serbest bırakın. Şüphesiz Allah çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir.” Evet, İslâm’da teklîf…