Yazar: admin

  • Nebe Sûresi, 6.âyet’de ‘yeryüzünü döşege benzetmiş’, döşek ise düz olduğundan dünyayı da düzlüğe benzetmiş olması yanlış değil midir?

    Nebe Sûresi, 6.âyet’de ‘yeryüzünü döşege benzetmiş’, döşek ise düz olduğundan dünyayı da düzlüğe benzetmiş olması yanlış değil midir?

    yazar:

    kategori:

    Burada mecâzî bir ifâde ve teşbih (benzetme) var. Benzetme, düzlük üzerine değil. Âyette zikredilen kelimenin anlamlarını yazalım: Nebe Sûresi, 6.âyet, اَلَمْ نَجْعَلِ الْاَرْضَ مِهَادًاۙ olup buradaki مهاد kelimesinin anlamları: “istirahât yeri, yatak, döşek, yaygı, kucak, sîne, bir çocuğun yatağı; beşik; bir yatak üzerine uzanmak, yaslanmak veya oturmak için yayılan bir şey; alçak ve düz arâzî” ve bâzı lugâtlarda…

  • Ramazan Kurtoğlu’nun Said Nursi İftirasına Cevabdır.

    yazar:

    kategori:

    Mehmet Akif Ersoy’un programına katılan Emekli Büyükelçi Onur Öymen, Yazar Yusuf Kaplan, Dr. Ramazan Kurtoğlu ve Prof. Dr. İlter Turan arasında konu dinlerarası diyalog meselesine gelince, Ersoy, FETÖ lideri Fetullah Gülen’in 1998 yılında Papayı ziyaret ettiğini ve daha sonra Zaman gazetesinde bir mektup yayınladığını hatırlattı. Bunun üzerine Ramazan Kurtoğlu, Said Nursi ismini vermeden, “İsim sormayın…

  • Hz. Musa’nın Kızıldenizi yardığını nereden bilicegiz? Sonuç olarak sadece Kur’anda yazan bir mucize.

    Hz. Musa’nın Kızıldenizi yardığını nereden bilicegiz? Sonuç olarak sadece Kur’anda yazan bir mucize.

    yazar:

    kategori:

    Öncelikle şunu ifâde edelim ki; iddiâ edilen birşeyin olmadığını açıkça gösteren kat’i ve kesîn delîller yoksa ve olduğuna dâir de işâretler ve alâmetler bulunsa; o şeyin olduğu yönünde ihtimâl kuvvetlenir. Hatta bu işâretler veya delîller zayıf dahi olsalar, bir araya geldiklerinde kuvvetlenirler, aynen iplerin bir araya gelmesiyle sağlam bir halat olması gibi. Hz. Mûsâ’nın, Firavun’dan…

  • Ay’ın yarılma hadisesini o zaman da yaşayanlar gördü, şahid oldu fakat biz göremedik. Bu bir eşitsizlik değil mi?

    Ay’ın yarılma hadisesini o zaman da yaşayanlar gördü, şahid oldu fakat biz göremedik. Bu bir eşitsizlik değil mi?

    yazar:

    kategori:

    Suâlden şunun kastedildiğini anlıyorum; O zamânda yaşayanlar, ay’ın yarılması (şakk-ı kamer) mu’cizesini gördüler ve bu mu’cizeye tanık oldular, îmân etmede ayrıcalık yaşadılar  fakat sonra gelen insânlar ve bizler bu mu’cizeyi göremediğimiz için böyle bir ayrıcalığa sâhip olamadık. Onlara gösterilen mu’cizeleri bizler de görebilseydik daha adâletli olmaz mıydı? Mümkün mertebe kısa bir şekilde ve Risâle-i Nûr…

  • Ebu Leheb’in kâfir olarak öldüğüne dair bir delil, kanıt gösterin?

    Ebu Leheb’in kâfir olarak öldüğüne dair bir delil, kanıt gösterin?

    yazar:

    kategori:

    Bu suâli birkaç yönüyle tahlîl edelim.. Evvelen, Peygamberimizi (aleyhissalâtu ve’s-Selâm) gören Müslümânlara ne denir? Sahâbe veya Ashâb-ı Kirâm veya Rasûlullah’ın (aleyhissalâtu ve’s-Selâm) Arkadaşları. Onlar öyle meşhûrdur ki, Allah’a yakınlıklarıyla, takvâlarıyla, İslâm dînine olan bağlılıklarıyla, davranışlarıyla, halleriyle, kelâmlarıyla (sözleri, konuşmaları), ibâdetleriyle, sıdklarıyla (her zamân doğru olmalarıyla) ve yalnızca hakîkata ve Hakk’a taraftar olmalarıyla… Nereden mi biliyoruz?…